GEÇENLERDE GÖRDÜĞÜM BİR RÜYANIN HİKAYESİ


 Ahmet YILDIRIM    18.10.2022 10:56:50    Bu İçerik 301 kez görüntülendi.



Geçenlerde çok ibretlik bir rüya gördüm. Hayatımda gördüğüm en ibretlik rüya idi bu. Bildiğiniz gibi bazen çok ibretlik oluyor gördüğün o rüyalar. İşte benim de görmüş olduğum bu rüya onlardan biridir. Görmüş olduğum bu rüya hakikaten ibret vericiydi. En azında benim için öyledir.  Sözü fazla uzatmadan görmüş olduğum rüyamı anlatmaya çalışayım. O gece çok ağır bir mevzuyu tefekkür ediyordum. Daha sonra öylece dalıp uyuya kalmıştım. Bundan sonrası rüya âlemindeki yaşadıklarımın başlangıcı buradan itibaren başlar.

Rüya âlemindeyim evden dışarı çıktım biraz ileride küme, küme toplanmış insan toplulukları gördüm. Dikkatimi çekmişti. Hemen vardım yanlarına bu kalabalığın nedenini sordum. Herkes elinde ki telefonlara bakıveriyordu. Orada bulunan insanların yüz ifadeleri acayip bir şekil olmuştu. Telefona gelen haberlerden dolayı. Bir anda hemen bakıverdim bu ilginç olan haber nedir diye. Bir baktım ki bütün haber ajanslarında son dakika olarak çok ilginç bir haberin geçtiğini gördüm. Ajanslarda geçen haberlere göre uzayda yaşamın olduğu, bir gezenin bulunduğu ve tıpkı yaşadığımız bu dünyanın bir benzeridir. Hem coğrafi olarak, hem de iklim olarak tıpkı üzerinde yaşadığımız bu dünyanın ikiziymiş gibi haberler gördüm. Bu haberi görünce çok ilgimi çekmişti. Bu haberin doğruluk mahiyetini araştırmaya başladık. Yaptığımız araştırmalar neticesinde bahse konu olan bu haberin gerçek olduğu sonucuna vardık. Hemen birkaç arkadaş ile birlikte bu gezegen ile ilgili bazı araştırmalar yapılmasını uygun gördük. Yaptığımız araştırmalar neticesinde bazı arkadaşlar tarafında yeni bir fikir ortaya sunuldu. Ortaya sunulan fikir şu olmuştu Kendi aramızda bir ekibin oluşması, oluşturulacak bu ekibin gidip orada bir dizi incelemelerde bulunması fikri karara bağlandı. Gezegene gidilecek olanların içinde daha önce mecliste milletvekilliği yapmış ve hala mecliste görevde olan bazı milletvekili olanlarda bulunuyordu. Hemen hazırlıklara başladık.

Uzay yolcuğu için bir araç temin edildi. Sanırım bu aracı Amerika’dan gelmişti. Aracın nereden geldiğinin fazlada bir önemi yoktur. Ne önemi var ki Amerika’dan mı, Rusya’dan mı, ne fark eder ki önemli olan bizleri oraya götürecek bir aracın teminiydi, oda temin edildi. Gitmeden önce beraber gideceğimiz heyet ile tekrar bir araya geldik. Gidilecek tarih ve zamanı netleştirdik. Daha sonra aramızda görev dağılımı yaptık. Bu görev dağılımı sonrası bana grup özcüsü olarak görev verildi. Nihayet gidecek tarih ve saatimiz gelmişti uzay aracına bindik uzun ve yorucu bir yolculuk olacağı belliydi. Bu uzun yolculuktan sonra oraya vardık. Yol yorgunluğunu gidermek için biraz dinlenme ihtiyacımız olmuştu. Dinlendikten sonra tekrar grup olarak bir araya geldik.  Bundan sonra nelerin yapılacağını, burada kimler ile görüşülecek bu konuda fikir alış verişinde bulunduk. Bu konularda tecrübeli olan millet veli arkadaşlar vardı aramızda. Bu arkadaşların tavsiyesi üzerine o gezegen ile ilgilenen ve gezegenin asıl sahipleri ile görüşmek için yola çıktık.

 Ve sahipleri olan uzaylıların meclisine vardık. Bizleri kapıda bekleyen uzaylılar bizleri dışarıda karşıladılar ve içeri aldılar. Rehberlik eden şahıs bizleri taktım ettikten sonra bizlere oturulacak yer gösterildi. Oturduktan sonra uzaylıların yetkilisi olan zat bizlere dönerek kimsiniz, ne istiyorsunuz? gibi bazı susallar soruldu.  Grubun sözcüsü olarak kendimi tanıttıktan sonra sözlerime Bismillah deyip Allah’ın adıyla başladım. Efendim bizler yüz yıllardır yeryüzünde yaşayan bir milletiz! Bu milletin adına da Kürd denilmiş. Ve kendimizi ifade etiğimiz dil olarak da anadilimiz Kürtçedir. Yeryüzünde çok çile ve meşakkatler yaşadık, çok acılar çektik. Görünen o ki bundan sonrada gelecekte de hayatımız acı ve zorluklarla dolu bir gelecek bizleri bekliyor. Bu nedenle istiyoruz ki burada kurulacak olan yeni bir dünyada bizlere de bir yer olsun. Bunun için buraya geldik bu konudaki isteklerimizi sizlere arz etmek istedik. Umarız bu arzu ve isteklerimiz tarafınızda kabul buyurursunuz. Uzaylı bir sure sesiz kaldı. Ve bizlere ait olan kimliklerimizi bizlerden istediler. Kimliklerimizi kendilerine uzattık uzaylı kimliklerimizi inceledi tekrar başını kaldırıp bizlere dönüp şunları söyledi bakınız sizlere ait iddia etiğiniz bu kimlikler de millet olarak Kürd diye bir şey göremiyorum dedi. Gerçekten sizlere ait bir kimliğiniz yok mu? O zaman ben sizlerin gerçekten nereden geldiğinizi nereden bileceğim. Şimdi sizleri tanıtacak bir kimliğiniz yoktur.  Birlikte gittiğimiz milletvekillerine dönerek şunları söyledi: "Beyler sizlerin mecliste anadilinizle yaptığınız konuşmaları nasıl ve ne şekilde kayıtlara geçiriyorlar? Milletvekili, "Efendim mecliste ana dillerimiz ile yaptığımız konuşmalar tutanaklara anlaşılmayan dil olarak kayıtlara geçiriyorlar."

Uzaylı tekrar millet vekillere dönerek şunları söyledi, "Peki sizlerin oradaki görevleriniz nedir? Sizler orada ne yaparsınız? Milletvekilleri cevap olarak şunları söylediler, "Efendim bizim görevimiz ellerimizi kaldırıp, ellerimizi indirip bu şekilde milletin vekilliğini yapıyoruz." O anda uzaylı bağırmaya başladı onun bağırmasıyla uyandım ki ter içinde kalmıştım. Yatakta kalktım korku ve şaşkınlık ile beraber bu gerçek mi yoksa hakikaten rüya mı olduğunu hala tam olarak karar veremedim. Biraz sonra anladım ki bu bir rüyaymış. Kendi kendime dedin bu bir rüyadır fazlada düşünmeye ne gerek var kendimi biraz teselli etim.

 Ama bu rüya da olsa günümüzde bunlara benzer bazı olaylar yaşanıyor ve halen de devan ediyor. Yirmi birinci asırda ülkemiz bunları yaşarken başka ülkeler gerçekten uzayda yer edinmek için bir birleriyle yarış halindeler. Sakın bana şunu demeyin. Irkçılık yaptığımı, ayırımcılık, ne bileyim Kürt'çü olduğumu söylerseniz bunu asla kabul etmem. Allah’a sığınırım. Bende asla bir iğne ucu kadar bile kavmiyetçilik olamaz Allah’ın izniyle. Öte yandan hep konuşulur derler ki bizler kardeşiz ne gerek var bu tür söylemlere diyenler oluyor. Ey valla doğrudur diyorum bizler kardeşiz. O halde senin bu kardeşinin bir ismi yok mu? Bu kardeşin nasıl kendini tanıtacak, neden kendisine ait olan bir kimliği olmasın! Bunu isterken bölücümü oluyor? Bunu bana Allah verirken başkaları nasıl inkâr edebilirler. Mademki kardeşiz bunu bende kabul ediyorum kardeş olduğumuzu o halde kardeşliğin gereği neyi gerektiriyorsa hep birlikte beraber onu yapalım. Buna var mısınız? Ben varım.