AMED’İN ÇİÇEKLERİ


 Miktat AKTAN    10.10.2022 22:39:26    Bu İçerik 549 kez görüntülendi.



Bugün hüzün günü

Günlerden matem bugün

Bugünün adına “ACI” koydu Diyarbekir

Oysa takvimler Kurban bayramının 4.gününü gösterir

Evet, 4. gün 4 kurban

Ama bir gözyaşı saklıdır sinelerde bugün

Vahşetin sınır tanımadığı,

Sırtlanların bile seyre daldığı

Bir ağıt, bir feryat, heyhaaaat ki ne heyhaat

 Bir zulme gebe olan gün…. İşte bu gün

Günbatımı yaklaşmıştı

Kin kusan namlular sararken sokakları

İt sürüleri yoğun mesaiye başlamıştı

Dantel dantel örülürken gece karanlığına zulüm

Mümin insanı, söyleyin..!  Korkutur mu ki ölüm

Kurban Etlerini dağıtan Kurbanlık İsmailler var: tanıdınız mı onları?

Ben Hasan ile Hüseyin diyeyim; Sen Riyad ile Yasin..

Ebreheler etrafı sarmış iken,

Ey Yüce Rabbim..!

Gelmedi? Gelmeyecek mi o ebabillerin

Cennet kokan bir seda yankılandı Amed’in semalarında

Yola koyulan yiğitler, korkaklığı çoktan aşmıştı

Melekler şahit olur, gülümseme var simalarında

Masivaya dalan yürek yoksunları şaşmıştı

 

Hasan ki 26’sında

Bir çocuğu var ikincisi anne karnında

Kesici aletler ile koparılmıştı etleri,

Binalardan atılırken görmüştü Firdevs'i

Tutmuştu Hasan Allah’a verdiği sözü

Tanıyamadı ailesi yanmıştı her yanı, eli ayağı ve yüzü

 

Ya Hüseyin…

Sadece sırtında 50 bıçak darbesi

Bir şehadet türküsü ki arş-ı ala’dan gelir bestesi

Taşlarla ezilen bir baş…

Allah’ım.. Başlar mı olmuş taş¸ yoksa taşlar mı baş

Kahrolsun, zalime “DUR” demeyen bedenler

Kahrolsun, cesetleri yanarken zılgıt çeken diller

 

Evet, sıra Şehit Yasin BÖRÜ’de

Ellerim titredi “Yasin” ismini yazarken

Öyle bir yiğit ki çözü de bir sözü de

Düğümlendi boğazım Yasin’i yazıya dökerken

16 yaşında bir lise talebesi

Okulunun ahlakıyla en gözdesi

Annesinin biricik gözbebeği

Ey yaşı küçük ama yüreği dağ gibi olan Yasin

Sardılar etrafını, kıydılar sana

İsmail olmuştun, Kurban Bayramı'nda O aziz davana

Gece karanlığına gömeceğini sandılar, nazenin bedenini

Al kanlara boyamıştın bembeyaz kefenini

Ancak 2 gün sonra ayağındaki benden teşhis edebilmişti annesi

 

Ey Yasin..!

Utanmadı mı sana doğru gelen mermiler

Yukarıdan aşağıya atılınca, hiç mi ar etmedi bulutlar

Esfelessafilindekiler nasıl da yanmış bedenini sergiler

Yüreğini mi mezara koydular; yoksa mezarı mı yüreğinde susturdular

 

Sizleri kimlere benzeteyim ki?

Kimi Hüseyni olur

Kimi Zeynebi feryatlar

Kimi yusufi mekanlarda imtihan solur

Kimi 3.kattan şehadet’e atlar

 

Ey Şehadet:

Bir ecel olup da ararsam Azrail'in gözlerinde seni

Amed’in Yasin’i gibi gelir misin ardımdan

Hasan, Hüseyin, Riyad, Turan

Ölmedik, ölmeyeceğiz,

Ümitvarız yarınlardan

Miktat AKTAN