Normalleşme Tufanı Başlatmayalım

Bildiğimiz üzere Aksa Tufanı harekatı yaklaşık 8 aydır devam etmektedir. Yine herkesin bildiği gibi  israil terör şebekesi, geçmişte olduğu gibi yakın süreç içerisinde de  kelimelerle tarif edilmez vahşetini,  barbarlığını aralıksız devam ettirmektedir. Hastane, cami, okul ve evleri enkaz haline çevirdiler. Hatta gidecek yeri olmayıp çadırda kalan mazlumları çocuk, kadın, yaşlı yaralı demeden bütün sivil halkı bombalamalarına şahit olduk.

Bunun yanında Filistin'deki halkın sabrına, direnişe şahit olduk. Bu 8 ay içerisinde savaş alanı dışında kalan bizler de bu vahşetin karşısında kör, sağır ve duyarsız olamazdık. Kutlu  direnişin yanında olduğumuzu eylemlerle, basın açıklamalarıyla, boykotla ispatlamaya çalıştık. Dua seferberliği başlattık. Diller, kalemler hep fedaileri anlattı.

Zaman gösteriyor ki Filistin'deki Müslümanların direnişi gün geçtikçe bileniyor. Gerek sivil halk gerek HAMAS kıt imkanlara rağmen her gün bir gün öncekinden daha kararlı bir şekilde ilerliyor. Taşıdıkları kutlu sancağı düşürmeme adına mücadele ve mücahede ediyorlar. Bu mücadelenin  sonunda da zafer inananların olacaktır inşallah.

Direniş sahasının dışında kalan bizlerin azmi, heyecanı, bilinci onca imkana rağmen körelmeye yüz tutmuş durumda. İlk günlerdeki gibi kararlı ve heyecanlı değiliz gibi. Boykotu unutuyor ya da önemsemiyoruz. Yürüyüş, eylem ve proteto konusunda gerekli hassasiyeti gösteremiyor ve artık Gazze, gündem olarak bizim için birinci sırada değil. Başka frekanslarda dolaşıyoruz. Gazze'de yaşananlara sıradan olaylar gibi bakıyoruz.

Aksa Tufanı hak bir mücadeledir. Bizler de hakkın ve hakikatin yanında olmalıyız. Bu mücadele süreci içerisinde mücahitlerin safından yer almak ve bu safta kalmak için işgal rejiminin yaptığı zulümleri görmezden gelip normalleşmeye gitmeyelim. Öfkemiz dinmesin. Meselenin ciddiyetini korumak için her yerde ve her gün Kudüs'ü konuşalım hatta avazımız çıktığı kadar Kudüs diye bağıralım. Aksa Tufanının ruhunu diri tutalım. Normalleşme tufanı başlatmayalım.