DEPREMLER BİZE NE SÖYLER

DEPREMLER BİZE NE SÖYLER

1. Rum suresi 41. ayeti kerimesinde insanların elleri ile yaptıklarından dolayı karada ve denizlerde bozulmalar meydana geldiği ve yaptıkları yanlışlardan (pişman olup) dönmeleri için yaptıklarının bir kısmının cezası ile cezalandırılacakları belirtiliyor. Bu ayetten hareketle başımıza gelen bu sıkıntı ile fiillerimiz arasında bir ilişki kurmamız gerektiğini söylüyor.

2.Bela ve musibetler İlahî de olsa neticesinden bizlerin de sorumlu olduğunu söylüyor. Deprem, sel ve tayfun gibi doğal afetler ilahi kaynaklı olsa da ortaya çıkan neticelerde bizlerin de payının çok büyük olduğunu, beşer olarak gerekli tedbirleri almamızı söylüyor.

3. Emanetlerin ehillerine verilmesini, kasaptan, manavdan, memurdan vb. müteahhit olunmayacağını söylüyor. Eline neşter alan herkesin doktor olup ameliyat yapamayacağı gibi inşaat işlerinin de liyakat işi olduğunu ve bunun eğitimini almış kimselerin bunu yapabileceğini söylüyor.

4. Diplomalı müteahhit olsa dahi mesleğinin ahlakını özümsememiş, demirden, çimentodan çalan hırsızlardan müteahhit olunmayacağını söylüyor. Her durumda olduğu gibi inşaat işinde de ahlakın esas olduğunu söylüyor.

5. "Yalancının mumu yatsıya kadar yanar" atasözünün "Sahtekar ve hırsız müteahhitlerin mumu depreme kadar yanar" şeklinde olabileceğini söylüyor.

6. Mesleğinin hakkını veren, dürüst ve hakkaniyetli mühendis ve müteahhitlerin takdir edilmesi gerektiğini söylüyor.

7. Bu işte dahli olan herkesin sorumlu olduğunu, sadece bu inşaatları diken müteahhitler değil, bunların bu çürük yapıyı yapmalarına ruhsat veren yönetimler, o projelerin altına imza atan Mühendisler, yapıyı denetleyen yapı denetim vb. Firmalarının da bu günaha ortak olduğunu söylüyor.

8. İnsanların zaafları üzerinden rant elde etmeye çalışanların şahsiyetsiz, ahlaksız ve Karektersiz kimseler olduğunu söylüyor.

9. Bir kimsenin dahi ölümüne sebep olan kimselerin dünyadaki makemelerden beraat etseler dahi Mahkeme-i Kübra da beraat edemiyeceklerini söylüyor.