Adıyamanlılar şer şebekesinin ihanet planına sessiz kalmadı

Trump ve Netanyahunun şer planını Müslümanların birlik olmasıyla bozulacağını belirten Adıyamanlılar birlik olma vaktinin geldiğini belirtiler.

Filistin ve diğer İslam ülkelerini sömürmek ve emperyalist emellerini gerçekleştirmek isteyen işgalci ABD ve siyonist terör rejimi arasında yapılan anlaşmayı kınayan Müslümanlar, bu anlaşmanın Müslümanlar nezdinde bir kıymetinin olmadığını ifade ettiler.

Adıyamanlılar, işgalci ABD ve siyonist terör rejiminin yaptıkları ihanet anlaşması karşısında sessiz kalmayarak tepki gösterdi. Adıyaman halkı Kudüs'e ve Mescid-i Aksa'ya sahip çıkılması gerektiği konusunda hemfikir oldular.

"Kudüs Müslümanların iffetidir"

Kudüs'ün kurtuluşunun ümmetin vahdetinden geçtiğini belirten Bedrettin Beyazkaya, "Müslümanlar bir araya gelip, akıllarını başına alıp vahdeti oluşturmadığı müddetçe zorbalar bizlere her zaman bu tür zorbalıkları yapacaklardır. Bizler biliyoruz ki Kudüs İslam'ın iffetinden birisidir. Nasıl ki Kâ'be bizler için kutsalsa Kudüs de bizim için o kadar kutsaldır. Kudüs'ün ikiye bölünmesi gibi bir durum asla söz konusu değildir. Doğu ve Batı Kudüs yoktur. Kudüs tamamen İslam'ın ve Müslümanlarındır. Bizlerin Kudüs'e sahip çıkması sadece basın açıklamalarıyla yetmez. Devletlerimizin ve ümmetin bir araya gelerek ciddi manada tedbirler almasından başka çare olmadığını biliyoruz. Umarız devlet büyüklerimiz de bunları görürler ve farkına varır ve tedbirler alırlar." dedi.

"Kudüs bizim olmasa olmazlarımızdandır"

Kudüs'ün Müslümanların vazgeçilmezlerinden olduğunu belirten Mehmet Bilen, "Siyonistler Filistin'i Müslümanların elinden almayı düşünebilir ama Müslümanların Kudüs'ü unutma ve unutturmaları söz konusu değildir. Çünkü Kudüs bizim olmasa olmazlarımızdandır. Kudüs miracın gerçekleştiği ve bizim ilk kıblemiz olan bir mekandır. Kudüs'ten vazgeçemeyiz. Filistinli kardeşlerimiz bizi bekliyor. Müslümanlar olarak o kardeşlerimizi asla ve asla unutmamalıyız. Kudüs'ün kurtulması için Müslümanların birlik olması ve üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeleri lazımdır. Aralarındaki ayrılıkların giderilmesi için çaba sarf etmeleri lazımdır. Müslümanlar bugün kendilerini bireysellikten sıyırarak ümmet şuuruyla Mescid-i Aksa'yı düşünmeleri lazımdır." ifadelerini kullandı.

"Batılılar yapması gereken şeyleri yapıyor, peki Müslümanlar ne yapıyor?"

İslam ülkelerinin başında bulunan kukla idarecilerin duruşunun daha acı olduğunu söyleyen İsmail Ergün, " ABD, israil ve bütün batılı güçlerin Kudüs'e sahip olma emelleri zaten var. Bu emellerin önünde durabilmek için birinci derecede görev Müslümanlara düşüyor. Batılılar yapması gereken şeyleri yapıyor, peki Müslümanlar ne yapıyor? Sorunun burada olduğunu düşünüyorum. ABD ve israilin yüzyılın ihanet anlaşmasına Müslüman ülkelerin kukla başkanlarının da destek vermeleri bizim için en büyük acıyı oluşturmaktadır. Şu anda Müslüman ülkelerin başında dirayetli, inanç ve değerlerine sahip idarecilerin olmaması en büyük sorunu oluşturuyor. Temennim odur ki Cenab-ı Allah, zirveye ulaşmış olan bu zülüm ve işkencenin düşüşe geçmesi olarak bu anı vesile kılar. Bundan sonra Müslümanlar daha büyük bir bilinç ve şuur içerisinde Kudüs davasına sahip çıkarlarsa Allah'ın vadettiği gün yakındır." şeklinde konuştu.

"Bu anlaşmayı Müslüman olarak kabul edemeyiz"

Yapılan anlaşmanın Müslümanlar nezdinde bir kıymetinin olmadığını belirten bir vatandaş, "Yapılan anlaşma ABD ve israil arasındadır. Bu anlaşmayı hiçbir Müslüman kabul etmez. Müslümanların Kudüs'e sahip çıkmaları ve Kudüs etrafında kenetlenmeleri gerekiyor. Müslümanlar, kardeşlik duygusu içerisinde kenetlenerek ve ayağa kalkarak bu sıkıntıyı giderebilirler." dedi.

"Dünya Müslümanlarının vahdeti bu oyunu da bozacaktır"

İşgalci ABD ve terör rejiminin İslam düşmanlığından öte bir şey yaptığına değinen M. Tahir Durmuş, "Kudüslü Müslümanların onurlu duruşu ve dünya Müslümanlarının vahdeti bu oyunu da bozacaktır. Bizim ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa bizim kutsal değerlerimizdendir. Emperyalist ABD ve siyonist israilin çabaları Allah'ın izniyle boşa çıkacaktır. Müslümanlar birbirlerinin dostları, Allah düşmanları da birbirlerinin dostlarıdırlar. Rabbim Müslümanların yardımcısı olsun, israil ve yandaşlarını da kahr-u perişan etsin inşallah." ifadelerini kullandı.

"Bu anlaşma yüzyılın anlaşması değil, yüzyılın ihanetidir"

Kudüs'ün özgürlüğünden taviz verilmemesi gerektiğini belirten Sinan Temel, "Kudüs İslam ümmetinin ortak değeridir ve öyle kalacaktır. Müslümanların bugün kenetlenerek bu ihanet anlaşmasına karşı onurlu bir şekilde durarak Kudüs'e sahip çıkmaları gerekmektedir. Bu anlaşma yüzyılın anlaşması değil, yüzyılın ihanetidir bizim nezdimizde. Müslümanlar olarak yeniden vahdeti sağlamamız gerektiği bir kez daha bu ihanet anlaşmasıyla ortaya çıkmıştır." şeklinde konuştu.

"Bu anlaşmanın Müslümanlar arasında bir karşılığı yoktur, geçersizidir"

Müslümanların birlik olmasının çok önemli olduğuna değinen M. Necip Büyükaslan, "Bu anlaşma kabul edilemez. Müslümanlar olarak değerlerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Kudüs bizim ilk kıblemizdir. Bu açıdan Kudüs bizim için çok önemlidir. Bu anlaşmanın Müslümanlar arasında bir karşılığı yoktur, geçersizidir. İslam düşmanları boş durmuyor ve durmayacaktır. Buna karşın bizim de kardeşlik duygularımızı yeniden gözden geçirerek Müslümanların kardeşliğini sağlamamız gerekiyor." dedi.

ABD'in kararını bir Müslüman olarak kabul etmediğini belirten Songül Türk, "Bu anlaşma bizim için bir anlam ifade etmez. İslam düşmanları istediği kadar kendi aralarında anlaşma yapsınlar. Kudüs Müslümanlarındır ve öyle de kalacaktır." ifadelerini kullandı. (Cemil Özdaş-İLKHA)