Sıla-i rahmi kesen bir topluluğa Allah rahmet etmez

Adıyaman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Çelik, dijitalleşen dünyada yok olmaya yüz tutmuş akrabalık bağlarının (Sıla-i rahim) canlı tutulmasının Allah'ın bir emri olduğunu kaydetti.

CEMİL ÖZDAŞ

Konuya ilişkin birçok ayet ve hadisin olduğunu dile getiren Çelik, akrabalık ilişkilerinin kesilmesinin Allah'ın rahmetinin kesilmesine neden olacağını vurguladı.

İslam dinin bireysel yaşamdan çok toplumsal yaşama önem verdiğini belirten Çelik, "Sıla-i rahim iki kelimeden meydana geliyor. Biri bağ, ilişki anlamına gelen sıla kelimesi diğeri ise insanın dünyaya geldiği anne rahmi anlamında gelen rahim kelimesinin bir araya gelmesinden oluşuyor. Istılahtaki anlamı, evlilik veya kan bağı yoluyla oluşan insanlar arasındaki ilişkiye sıla-i rahim diyoruz. İslam topluluk haline yaşanan bir dindir. Allahu Teâlâ'nın birçok emirleri bu yöndedir. İslam insanı fert olarak değil, toplum olarak görür. Bunun temeli aileyle başlar. Önce aile arasındaki ilişki daha sonra da ailenin meydana getirdiği akrabalık ilişkilerini düzeltir.  Akrabalarıyla, eş ve dostlarıyla da ilgilenmesini emreder." dedi.

"Ulema sıla-i rahmin farz olduğunu belirtmişler"

Akrabalar arasındaki ilişkilerin sağlam tutulmasının Kur'an-ı Kerim'de emredildiğini dile getiren Çelik, "Kur'an-ı Kerim'e baktığımız zaman farklı ayeti kerimlerde sıla-i rahmin gözetilmesi gerektiği emredilir. Nisa Suresi birinci ayeti kerimede, 'Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan, ikisinden birçok erkek ve kadın üretip yayan Rabbinize itaatsizlikten sakının. Adını anarak birbirinizden dilek ve istekte bulunduğunuz Allah’a saygısızlıktan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten de sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir.' buyurularak akrabalık haklarının korunması hakkında uyarı vardır. Yine Bakara Suresi'nde 'Bir zamanlar biz İsrâiloğulları'ndan, Yalnız Allah’a kulluk edeceksiniz; ana babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz. İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin.' diyerek söz almıştık. Sonra, içinizden küçük bir kesim dışında, sözünüzden döndünüz; hâlâ da sırt çevirmektesiniz.' şeklinde ayeti kerimeler vardır. Ulema bu ayetlerden yola çıkarak sıla-i rahmin farz olduğunu belirtmiştir. Yani insanın anne, baba ve akrabalarıyla ilişkilerini devam ettirme noktasında bunun farz olduğunu belirtmişler." ifadelerini kullandı.

"Sıla-i rahim üzerinde en fazla durulan konulardan bir tanesidir"

Akrabalık ilişkileirnin İslam'da önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Çelik, "Ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerde sıla-i rahim üzerinde en fazla durulan konulardan bir tanesidir. Allahu Teâlâ bir kudsi bir hadiste akrabalık ilişkilerine rahim ismini verdiğini, akrabalarla ilişkilerini devam ettirenlerle kendisinin de ilişkilerini devam ettireceğini, akrabalık ilişkilerini kesenlerle ilişkilerini koparacağını bildiriyor. Allahu Teâla'nın ilişkilerini kesmesi veya dam ettirmesi demek rahmetinin devam etmesi veya kesilmesi manasındadır. Sıla-i rahime rahim isminin verilmesi de insanın Allahu Teâla ile rahmetinin devam ettirilmesi anlamında kullanılıyor. Peygamber Efendimiz (Aleyhissalatu Vesselem) buyuruyor ki, 'Akrabalarıyla ilişkilerini kesen ile Allah ilişkilerini keser.' Yani Allah bu insana rahmetini göndermez, merhametinden geri kalır anlamındadır. Yine Allahu Teâla sıla-i rahmin yeryüzüne uzatılmış bir ip olduğunu ona tutunan kimselerin Allah'ı rahmetine ulaşacağını, o ipi kesen kimsenin de felakete uğrayacağını ifade etmiştir. Yine Peygamber Efendimiz toplumun merhamete uğramasının sıla-i rahim sayesinde olduğunu bildirir. Peygamber Efendimiz buyurur ki, 'Sıla-i rahmi kesen bir topluluğa Allah rahmet etmez.' şeklinde konuştu.

"Rızkının genişlemesini ve ömrünün uzamasını isteyen sıla-i rahim yapsın"

Akrabalık ilişkilerinin berekete vesile olduğunu dile getiren Çelik, "Bugün kuraklıktan, açlıktan insanlar sürekli yakınıyor. Belki de bunun bir sebebi de akrabalık ilişkilerini gereği gibi gözetmediğimizdendir. Yine hadis-i şerifte sıla-i rahmi önde tutanın Cennet'e gideceği sıla-i rahmi kesenin ise cennete giremeyeceği belirtilmiştir. Biri gelip 'Ya Resulullah bana cennete girecek amelleri haber verir misiniz?' der. Peygamber Efendimiz ona, ' Allah'a kulluk et, O'na hiçbir şeyi ortak koşma, namazını kıl, zekâtını ver ve sıla-i rahme devam et.' buyurur. Yine başka bir hadiste selamı yaymanın, sıla-i rahmin yapılması ve gece kalkıp namaz kılmanın insanı cennete götürecek amellerden olduğu ifade edilmiştir. Yine başka bir hadiste sıla-i rahmin insanın ömrünü bereketlendiren ameller olduğu belirtilir. Peygamber Efendimiz buyurur ki, 'Rızkının genişlemesini ve ömrünün uzamasını isteyen sıla-i rahim yapsın.'  Buradaki ömrün uzamasını ister mecazi anlamda isterse hakiki manada alalım ama her hâlükârda insanın ömrünün bereketleneceği ifade ediliyor." dedi.

"Aileler arası ilişkinin kopması büyük bir felaket, büyük bir tehlikedir"

Dijitalleşen dünyada akrabalık ilişkilerinin yanı sıra ailelerin de dağılma noktasına geldiğine dikkat çeken Çelik, "Maalesef bugün toplum olarak geldiğimiz noktada, bilhassa internet ve sanal âlemin insanlar bilhassa gençler arasındaki aşırı etkisinden dolayı bırakın akrabalar arasındaki ilişkiyi, maalesef aileler arsındaki ilişki, kardeşler, anne ve baba arasındaki ilişki kopma noktasına gelmiştir. Bu büyük bir felaket, büyük bir tehlikedir. Çocuklarımızı ve gençlerimizi mümkün mertebe aile ilişkileri konusunda duyarlı hale getirmeye çalışalım. Gençlerimize sıla-i rahmi anlatma konusunda bunun Allah'ın bir farzı olduğunu hatırlatalım. Nasıl ki namaz ve oruç Allah'ın bir farzı ise sıla-i rahimde Allah'ın bir farzıdır. Bu durumun hassasiyetine dikkat çekmemiz lazımdır. Çocuklarımızın bizi dinledikleri dönem içerisinde bunları gerektiği gibi anlatacağız. En önemli noktalardan biri de anne ve babaların bunu hayatlarında ortaya koyması yaşayışlarıyla göstermeleridir. Sadece bayramlarda değil, diğer zamanlarda da ara ara çocuklarını alıp akraba ziyaretleri yapmaları gerekir." ifadelerini kullandı.

"Anne ve babaların soğuk ilişkileri maalesef çocukların akrabalarını dahi tanımaz hal getiriyor"

Günümüzde çocukların akrabalarını tanımaz bir hale gediğine değinen Çelik, "Çocuk akrabalarını bilmiyor. Belki en yakın akrabalarını biliyor ama biraz uzaktaki akrabalarından haberi yok onları tanımıyor. Peygamber Efendimiz bu konuda gerektiği şekilde hassasiyet göstermemizi, Allah'ın bir farzı olarak, ömrümüzün bereketlendiren bir husus olduğunu bildiriyor." şeklinde konuştu. (İLKHA)

YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.