Siyonist işgal rejimi Adıyaman'da protesto edildi


Siyonist işgal rejiminin Mescid-i Aksa'da Ramazan ayında ibadet eden Müslümanlara yönelik saldırıları, HÜDA PAR Adıyaman İl Başkanlığı tarafından düzenlenen basın açıklamasıyla protesto edildi.

post

 Adıyaman    12.05.2021 23:14:21    Bu İçerik 635 kez görüntülendi.

07.10.22

 


Adıyaman şehir merkezindeki halk kütüphanesi yanındaki parkta yatsı namazı sonrası düzenlenen basın açıklamasına STK Başkanları, siyasi parti temsilcileri ve halk iştirak etti.

HÜDA PAR İl Başkanı Mustafa Yetiş'in okuduğu basın açıklaması isra Suresinin birinci ayti Celilesiyle başladı. "Bir gece, kendisine bazı âyetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Harâm’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir. O, gerçekten her şeyi işitmekte ve görmektedir." 

"Her yerde işgal, her yerde katliam, her yerde vahşet"

Yetiş siyonist işgal çetesinin vahşet yapmaktan vazgeçmeyeceğini belirterek "Kudüs, Mescid-i Aksa, Gazze, Filistin… dehşetin, vahşetin yaşandığı mübarek mekanlar! Seksen yıla yakındır siyonist, gasıp bir güruhun saldırısıyla karşı karşıya kalan İslam beldelerri… Yine bir Ramazan ayı ve yine 14 Mayıs günü olan işgalin resmen ilan edildiği tarihin yıl dönümü. Yine İşgalci Terör Şebekesinin Kudüs ve Mescidi Aksa’ya karşı zalimane ve hunharca saldırıları.  Şeyh Cerrah, Beyt Hanun, Cenin… Her yerde işgal, her yerde katliam, her yerde vahşet hiçbir zaman durmadı ve maalesef halen de devam ediyor.  Dün olduğu gibi bugün de uluslararası toplumun; Harem-i Şerif’in kudsiyetini ihlal eden ve Mescid-i Aksa’da ibadet eden Müslümanlara ses bombalarıyla ve zor kullanarak saldıran siyonistlere 'çağrı' dan öteye geçmeyen tepkileri, vahşeti durduramayacak. Daha önce de dile getirdiğimiz gibi, siyonist işgalcilerin pervasızlığı onların gücünden veya cesaretinden kaynaklanmıyor. Onların, saldırılarını her gün biraz daha genişletmelerinin en büyük nedeni, İslam dünyasının dağınıklığı, duyarsızlığı ve kutsallarımıza yaptıkları saldırıları sözlü olarak kınamakla yetinen İslam ülkeleri yöneticilerinin samimiyetsizliğidir." dedi.

"Saldırılara karşı korumak, bütün Müslümanların görevidir"

Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların siyonist zalimlere karşı sadra şifa pratiklerinin olmadığı dile getiren Yetiş "Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların siyonist zalimlere karşı sadra şifa pratiklerinin olmadığı ortadadır. Kudüs ve Mescid-i Aksa sadece bir toprak veya coğrafya davası değildir. Kudüs, bir akide meselesidir. Onu işgalden kurtarmak ve saldırılara karşı korumak, bütün Müslümanların görevidir.  Aksa, bugünlerde işgalin en zor dönemlerinden birini yaşamaktadır. Kudüs, yarım asırdır siyonist işgal altında ve kendisini özgürlüğe kavuşturacak Selahaddinleri beklemektedir. Evvel ki akşam Kudüs minarelerinden imamlar “Eyne Selahaddin, eyne Selahaddin” “Selahaddin nerede!!” diyerek hepimizin yürğini dağladılar. Siyonistler Mescid-i Aksa ve Kudüs’ü tamamen işgal etme ve Müslümanları buradan tamamen çıkarmanın provasını yapmaktadır." ifadelerini kullandı.

Kudüs maalesef gündemimizde hak ettiği yeri bulamamaktadır

Kudüs'ün yoğun saldırıların olduğu günler dışında maalesef gündemimizde hak ettiği yeri bulamadığını dile getiren Yetiş "Her geçen gün Müslümanlar daha da tepkisiz hale gelirken siyonizmin ise cüreti artarak Kudüs ile Mescid-i Aksa’yı tamamen işgal etme hevesi depreşmektedir. Bugün İslam coğrafyasının dört bir tarafında dünya müstekbirlerine karşı Müslüman halkların haklı ve büyük direnişi devam etmektedir. Ama Kudüs Ve Mescidi Aksa direnişi, Müslüman halkların direnişinin en stratejik noktasıdır ve direnişin mihveridir. Kudüs İslam coğrafyasının ayrılmaz bir parçasıdır, peygamberlerin Harem-i şerifidir, izzet ve onurumuzdur. Kudüs demek Mekke demektir, Medine demektir. Kudüs demek Şam, Bağdat, Kahire demektir, Kudüs demek Meşhed, Kum, Tahran demektir, Kudüs demek Diyarbakır, Ankara ve İstanbul demektir. Biz biliyoruz ve inanıyoruz ki Kudüs'e sahip çıkmak, İstanbul’a, Bağdat'a, Şam'a, Tahran'a, Beyrut'a, Kahire'ye ve Mekke'ye sahip çıkmaktır." şeklinde konuştu.

"İşgal asla kabul edilmeyecektir"

Kudüs'ün Müslümanlar için önemine değinen Yetiş "Efendimiz (Aleyhisalatu vesellem), 'Mescidi Aksa’ya gidin ve içinde namaz kılın. Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamaz iseniz kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin.' buyurmuşlardır. Elbette burada zeytinyağı bir semboldür. Efendimiz(Aleyhisalatu vesellem) henüz o zaman için fethedilmemiş Kudüs’ün ve Mescidi Aksa’nın önemini bildirmek için böyle buyurmuştur. Zeytinyağı bir semboldür. Bize düşen tarih boyunca vahyin, tebliğin ve mücadelenin merkezi olmuş bir beldeye sahip çıkmak, oranın bir İslam şehri olması için her türlü desteği o topraklara vermektir. İşgal asla kabul edilmeyecektir. Artık sözün bittiği noktadayız. Bütün Müslümanların ortak davası olan Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşturulması siyasi ve şer’i görevimizdir. Aramızdaki her türlü siyasi ihtilaf ve çekişme, ayrılık ve bölünmüşlük bir kenara bırakılmalı, etrafı bereketli kılınan Kudüs davası etrafında kenetlenmeliyiz. Filistin’de ev ev, sokak sokak işgale karşı direnen kardeşlerimizle öyle bir dayanışma içerisine girelim ki siyonistlerin işgal planı kursaklarında kalsın." dedi.

"Biz bugüne kadar her zaman Filistinli kardeşlerimizin yanında olduk"

Filistin davasının ve Filistinlilerin her daim yanında olduklarını belirten Yetiş "Bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Kudüs’ün özgülüğüne kavuşması için atılacak her adımı desteklemeye hazır olduğumuzu buradan bir kez daha ifade ediyoruz.Aksa’mıza yapılan bu alçakça saldırıları kabul etmediğimizi en gür sesle dile getirmeliyiz. Müslümanlar her nerede olurlarsa olsunlar bu saldırıları tel’in etmek ve kendi ülkelerinin yöneticilerini harekete geçmeye zorlamak için seslerini yükseltmelidirler. Siyonist saldırılar devam ettiği müddetçe tepkiler de artarak devam etmelidir. Mescid-i Aksa ve Kudüs Davası sadece Filistinlilerin veya sadece Arapların davası değil, bütün Müslümanların davasıdır. Mescid-i Aksa’yı savunmak sadece Filistinlilerin değil, bütün Ümmetin görevidir. Bu nedenle Aksa’yı en ön cephede savunan Müminler asla yalnız ve yardımsız bırakılmamalıdır." ifadelerini kullandı.

"Ey İslam ülkelerinin yöneticileri, Sizler yeri geldiğinde, ‘İsrail bir terör devletidir’ diyorsunuz! Ki doğru söylüyorsunuz." diyen Yetiş şöyle devam etti:

"israil bir terör şebekesi ise o zaman teröre ve teröriste her türlü yardım suçtur! Siyonist vahşeti sadece kınamakla yetinmeyin; siyasi, ekonomik, askeri, diplomatik alanlarda somut yaptırımlar için ivedilikle adım atın. Yüce Allah İsra suresinde şöyle buyrmaktadır: 'Fakat siz eğer yine (fesatcılığa) dönerseniz, biz de sizi yine cezalandırırız. Biz Cehennemi kâfirler için bir hapishane yaptık.' Evet! Her şeye ve üç maymunu oynayan bütün dünya devletlerinin suskunluğuna rağmen…. Hamd olsun, bugün direniş cephesinden müjdeli haberler alıyoruz. Kudüs direniyor, Mescidi Aksa direniyor, Şeyh Cerrah direniyor, İzzettin El Kassam ümmetin izzetini muhafaza ediyor, Telaviv, Beerşeba, Holon, Aşdod, Aşkelon, Yafa, Lod  ve bir bütün olarak siyonistler kendi yaktıkları ateşin içerisinde yanıyor. " şeklinde konuştu."

"Direniş, artık işgalci Terör Rejiminin, siyonizmin ve emperyalizmin anlayacağı dilde konuşacaktır"

İşgalcilerin güçten anladığını belirten Yetiş "Hamd olsun. Denklem değişmiştir. Direniş, artık işgalci Terör Rejiminin, siyonizmin ve emperyalizmin anlayacağı dilde konuşacaktır. Direniş, Telaviv’in kalbine atılan füzelerle  ve tamamen kendi planları doğrultusunda saati dahi şaşmadan cevap verebiliyor. Bütün dünyaya büyük bir gururla sundukları ve arkasına saklandıkları için kendilerini güvende hissettikleri demir kubbe, Gazze’den atılan füzelerle delik deşik olmuştur, kevgire dönmüştür. Hamd olsun! Direniş, bugün bütün ambargolara, ablukalara ve normalleşme diye yutturulan bütün ihanet girişimlerine rağmen sanıldığından çok daha donanımlı ve çok daha güçlüdür.  Dün taş ile sapan ile başlayan direniş, bugün Telaviv ve siyonistlerin sığındıkları tüm mekanlar direnişin menzili içerisine girmiştir. İnşallah bundan sonra direniş, çok daha güçlü olacaktır Allah’ın yardımıyla. Rabbimiz direniş erlerinin güçlerine güç, cesaretlerine cesaret katsın. Zalimlerin kalplerindeki endişe ve korkuları artırsın inşallah." dedi.

"Ve dün gece şunu gördük ki dünyanın süper silahlarına sahip olduğunu iddia edenlerin yuvası örümcek ağı gibi zayıf bir yuvadan başka bir şey değilmiş." ifadelerini kullanan Yetiş şöyle devam etti:

Bütün dünya ve insanlık bilsin ki; Doğusuyla batısıyla Kudüs bizimdir ve bir bütün olarak İslam Ümmetinin kalbidir. Ayrıca başkenti Telaviv olan  bir devleti tanımadığımız gibi Telaviv  Hayfa, Nasıra, Akka, Beerşeba, Netanya, Holon, Aşdod, Aşkelon, Yafa, Lod ve Tiberya şehirleri de Filistinlilere aittir, siyonist rejim sadece bir işgalcidir ve her işgalci gibi günün birinde def olup gidecektir. Mescidi Aksa işgal girişiminden 4 gün önce Hamas Lideri İsmail Heniyye :  “Ey  Netanyahu defalarca söyledim; ateşle oynuyorsun, bu savaşta kazanamayacaksınız, kararımızı aldık mücadelemizi azimle sürdüreceğiz” demişti. Hamd olsun! Dediği gibi de oldu. Terör Şebekesi ve Netenyahu bu sözün ciddiyetini ve ağırlığını bugün Tel avivi vuran füzelerden sonra çok iyi anlamıştır.
"Kudüs çağırdı kadınımızla, erkeğimizle, gencimizle, yaşlımızla ve çocuklarımızla meydanlara indik"

Kudüs için meydanlara indiklerini belirten Yetiş "Evet!  Hamas Lideri İsmail Heniyye, Telaviv’i vuran füzelerden sonra ise şu kısa ve veciz tespitte bulunmuştur, 'Kudüs çağırdı biz cevap verdik, Kudüs çağırdı İzzettin El Kassam füzelerle cevap vermiştir.' Bugün biz de diyoruz ki; Kudüs çağırdı da biz kadınımızla, erkeğimizle, gencimizle, yaşlımızla ve çocuklarımızla meydanlara indik. Ve meydanlarda Kudüs direnişini ve direniş erlerini selamlıyoruz. Değerli kardeşlerim! Mescid-i Aksa ve Filistinli kardeşlerimize desteklerimizi belirtmek için yapılan basın açıklamaları, meydanlara inmemiz, araç konvoyları oluşturup hareket oluşturmamız, sosyal medyada bütün dünyanın gündemine girecek şekilde gündem oluşturmamız…   Evet, bütün bunlar asla yeterli ve tek başına bir şey ifade etmiyor. Fakat andolsun ki, Âlemlerin Rabbi ve mazlumların hamisi olan Yüce Allah biliyor ki bunların dışında elimizden bir şey gelmiyor. Asıl harekete geçmesi gerekenler ve siyonistlerin anladığı dilden cevap everecek olanlar İslam ülkelerinin yöneticileri ve ordularıdır." dedi.

Yetiş son olarak "Kudüs'e, Mescidi Aksaya Selam olsun! Mescidi Aksanın, Şeyh Cerrahın korkusuz gençlerine ve çocuklarına Selam olsun. Direniş Erlerine Selam olsun. Evet, şimdi Kudüs ve Mescidi Aksa direnişini konuşmanın ve meydanlarda direnişi kuşanmanın vaktidir. Ümmet olarak İttihadı, Vahdeti konuşmanın vaktidir." ifadelerini kullandı.

Açıklama Gül Der Başkanı Ferhat Özbadem'in yaptığı dua ile sona erdi. Basın açıklamasından sonra bir araya gelen kalabalık sesiz bir şekilde dağıldı. (İLKHA)
 

adıyaman,kudüsişgalci siyonistler