Risale-i Nur hizmeti Kur'an ve Sünnet hizmetkârlığıdır


​​​​​​​Vefatının 61’inci sene-i devriyesinde zamanının müceddidi, büyük dava adamı Üstad Bediüzzaman Said’i Nursi’yi, onun misyon ve hedeflerini anlatan Prof. Dr. Yasin Çiçek bir dava adamının duruşunu betimledi.

post

 Güncel    27.03.2021 10:55:52    Bu İçerik 11226 kez görüntülendi.

07.10.22

 


CEMİL ÖZDAŞ

İslam ümmetinin yetiştirdiği büyük dava ve mücadele adamı Bediüzzaman, vefatının 61’inci yıl dönümünde rahmet ve minnetle yad ediliyor.

Bediüzzaman Hazretlerinin ümmetin kurtuluşu için gece gündüz demeden, son nefesine kadar çalıştığını, mücadele ettiğini belirten Çiçek Müslümanların Bediüzzaman’ın misyon ve tavsiyelerine ihtiyacı olduğunu ifade etti.

İttihad-ı İslam için ömrünü zindan ve sıkıntılarla geçiren Üstad tefrikanın en büyük düşmanlarından biri olarak hayatını İslam'a adadı.

Üstadın İman ve Kur'an yolunda mücadele verdiğini ve asla vazgeçmediğini dile getiren Çicek "Üstadın davasını altı madde de anlatmak istiyorum." dedi.

1.Üstadın; Davası İman ve Kur'an'dır

Çiçek  Üstad'ın davasını şu cümlelerle ifade etti: ‘Milletin kalp hastalığı zaafı diyanettir. Bunu takviye ile sıhhat bulabilir.’ Bunu da Risale-i Nurla yaptığı hizmeti imaniye ve manevi cihad-ı diniye ile yapılmasını tavsiye etmiştir. ‘Hariçteki cihad başka, dahildeki cihad başkadır. Dahilde müsbet bir şekilde manevi tahribata karşı manevi takva ve cihaddır. Zira medenilere galebe çalma ikna iledir, söz anlamayan vahşiler gibi icbar ile değildir. Biz muhabbet fedaileriyiz husumete vaktimiz yoktur. “Bunları yaparken daima müspeti nazara vermiştir. Aynı şekilde şurayı esas almıştır.’

‘Yaşasın sıdk! Ölsün yeis! Muhabbet devam etsin! Şura kuvvet bulsun. Bütün levm ve itab ve nefret, heva ve hevese tabi olanlara olsun. Selam ve selamet Huda'ya tabi olanlar üstüne olsun. Ama maddi cihadın muktezası ise o vazife şimdi bizde değildir.’

2.Dini hizmetlerde siyasetten uzak durmuştur

‘Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilaftır. Bu üç düşmana karşı sanat, marifet ve ittifak silahıyla cihad edeceğiz.’ Tebliğ sulh ortamında kalemle veya sözle yapılır.” ‘Eğer biz doğru İslamiyet'i ve İslamiyet'e layık doğruluğu ve istikameti göstersek, bundan sonra onlardan fevc fevc dahil olacaklardır.’ Yani ahlak-ı İslamiyeyi ve hakaiki-i imaniyeyi efalimizle göstermek ve şimdiki tabirle örnek olmak. ‘Şeriat; yüzde doksan dokuz ahlak, ibadet, ahiret, fazilettir. Yüzde bir nispetinde siyasete mütealliktir; onu da Ulu'l emirlerimiz düşünsünler.’

3. Uhuvvet ve itihadı İslam.

Esas milliyetimiz İslamiyettir, din kardeşliğidir. ‘Ben milliyetimizi yalnız İslamiyet biliyorum. Onun için her şeyi de  İslamiyet noktayı nazarından muhakeme ediyorum.

 ‘Milliyetimiz bir vücuddur. Ruhu İslamiyet, aklı Kur'an ve imandır. Hilafet-i Osmaniye ve Türk ordusunun o milliyete bayraktarlığı itibariyle, o İslamiyet milliyetinin sadefi, kalası hükmündedir. Arab-Türk hakiki iki kardeş kala-i kudsiyenin nöbettarlarıdır. Bütün kuvvetimle derim ki; terakkimiz ancak milliyetimiz olan İslamiyetin terakisiyle ve hakiki sanatın tecellisiyledir.’ "Yürüyüşünü terk etti, başkasının da yürüyüşü öğrenemedi." Darb-ı mesele masaddak olduk.

Türk Kürt zaten kardeştir. Bunu zaten herkes biliyor.

4. Hakikatleri nazara vermek, şahsı ön plana çıkarmamak, meşvereti esas almak   

‘Yazılarımda ne kadar güzellik ve tesir bulunsa ancak temsilat-ı Kur'aniyenin kemalatındandır. Benim hissem, yalnız şiddeti ihtiyacımla taleptir ve gayet aczimle tazarrumdur. Dert benimdir deva Kur'anındır. ‘

‘Sözlerdeki hakaik ve kemalat benim değil, Kur'anındır ve Kur'andan tereşşuh etmiştir. Kur'an yıldızlarına perde çekilmez, gözünü kapayan yalnız kendi görmez, başkasına gece yapamaz’.

 Güneşin önüne perde çekmekle güneşin ışığını engelleyemesin.

‘Risale-i Nur bir derece muvaffak oluyorsa, bunun sırrı işte budur. Said yoktur, Said'in kıymet ve ehliyeti de yoktur. Konuşan yalnız hakikattir, hakikati imaniyedir. Madem ki hakikat imana muhtaç gönüllerde tesir yapıyor, bir Said değil bin Said feda olsun. Yirmi sekiz sene çektiğim eza ve cefalar ve maruz kaldığım işkenceler ve katlandığım musibetler hep helal olsun. Bana zulmedenlere, beni kasaba kasaba dolaştıranlar, hakaret edenlere, türlü türlü ithamlarla mahkûm etmek isteyenlere, zindanlarda bana yer hazırlayanlara hepsine hakkımı helal ettim.’

Biz hastaya düşman değil, hastalığa düşmanız.

5. Düşmanları şahsına hücum etmişler, şahsını çürütmeye çalışmışlar

‘Bütün hücumları şahsımı çürütmek ve Nur'un fütuhatına bulantı vermektir. Gizli düşmanlarımın iki planı var: Beni ihanetlerle çürütmek, mabeynimize bir soğukluk vermektir.’

6. Üstadın istiğna sırrı

Madde ve maddiyatçılıktan istiğna (Halktan hediye almamak),

İnsanlardan ve şahsından istiğna (şahsını ön plana çıkarmamış, hakikatı ön plana çıkarmış),

Siyasetten istiğna.

Risale-i Nur hareketi şahıs odaklı değil, hakikat odaklı bir metottur. Risale-i Nur hareketi bir hayat üniversitedir. Bu üniversitede, birlikte müzakare ve mütaala edilir. Bir ilim haraketidir. Statik değil, dinamik bir harakettir.

adıyaman,üstat,dava,prof.yasin .çiçek